İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen ‘yolsuzluk’ soruşturmasında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Murat Ongun, Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık, Ahmet Köksal, Ali İlbak, Adem Tuncay, Ali Nuhoğlu, Alper Aydın, Mete Sarısaltun, Murat Abbas, Kamil Timur Delibaş, Eyüp Subaşı, Serdal Taşkın, Serkan Öztürk, Mustafa Nihat Sütlaş, Süleyman Atik, Ahmet Çiçek, Yusuf İlbak, Servet Yıldırım, Serdar Haydanlı, Buğra Gökçe, Ertan Yıldız, Tuncay Yılmaz’ın tutuklanmalarına karar verildi.
Soruşturmalar kapsamında Ahmet Palazoğlu, Alihan Aydın, Ercan Saatçi, Canan Münüklü, Cemal Ufuk Karakaya, Birsen Şahin, Vahit Doğan, Alperen Aydın, Bayram Taşkın, Yusuf Yüce’nin de aralarında bulunduğu 41 kişi yurtdışına çıkış yasağı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
‘Kent uzlaşısı’ soruşturması kapsamında savcılığın İmamoğlu hakkındaki tutuklama talebi reddedilirken, Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ve Reform Enstitüsü Direktörü Mehmet Ali Çalışkan’ın tutuklanmasına karar verildi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da tutuklandığı soruşturmaya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, soruşturmanın devam ettiğine vurgu yapıp dikkat çeken bir uyarıda bulundu. Bakan Tunç, X hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı; “İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmalar kapsamında, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın da aralarında bulunduğu bazı şüpheliler hakkında isnat edilen suçlar bakımından Nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliğince tutuklama, adli kontrol ve serbest bırakma kararları verilmiştir.
Yargısal süreçler, hukuk sistemimizde denetime açık şekilde ilerlemekte olup, ilgili soruşturmalar halen devam etmektedir. Hâkimler, bakmakta oldukları soruşturma ve kovuşturmalarda kararlarını verirken dosya kapsamı ile bağlıdır; isnat edilen suçlamalara ilişkin iddia, savunma ve deliller doğrultusunda hukuki bir sonuca ulaşırlar.
Bu çerçevede, yürütülen adli soruşturmayı bir “siyasi soruşturma” olarak nitelendirmek yanlış olup, hukuki değerlendirmelerin siyasi zemine çekilmesi, kamuoyunda yanlış algıların oluşmasına neden olabileceği gibi Hukuk Devleti ilkesine de aykırılık teşkil eder.
Hukuk Devleti ilkesine ve yargıya duyulan güvenin gereği olarak, sürecin tüm yönleriyle tamamlanması beklenmeli, yorum ve değerlendirmeler bu çerçevede itidalli bir yaklaşımla ele alınmalıdır. Unutulmamalıdır ki adalet, yalnızca Türk milleti adına karar veren bağımsız ve tarafsız yargı mercileri eliyle tecelli eder. Bu nedenle, sorumluluk makamında olanlar başta olmak üzere herkesin açıklamalarında daha dikkatli, özenli ve sorumluluk bilinciyle hareket etmeleri, toplumda yanlış anlaşılmalara yol açabilecek beyanlardan kaçınmaları gerektiği unutulmamalıdır.”
Kaynak: Haberler.com / Güncel Ekrem İmamoğlu Yılmaz Tunç Güncel
GÜNDEM
54 dakika önceGÜNDEM
1 saat önceGÜNDEM
3 saat önceGÜNDEM
4 saat önceGÜNDEM
13 saat önceGÜNDEM
15 saat önceGÜNDEM
18 saat önce